ENERJİ VERİMLİLİĞİ

Öncelikle son yıllarda adını sıkça duyduğumuz enerji verimliliği kavramını, tanım olarak değerlendirmek isteriz.Şöyle ki; enerji sektörü gibi, kendisine ait bir dili olan bir sektörün tanımlar’ının doğru ve net algılanması,sözkonusu tanımın gündelik hayata daha hızlı adaptasyon süreci bakımından önem arz etmektedir.Şöyle ki;

Enerji ve enerji kaynaklarının verimli olarak değerlendirilmesi amacıyla, enerjiyi farklı boyut ve amaçlarla kullanan tüm paydaşlar tarafından alınan önlemler sonucunda harcanan enerji miktarlarında sağlanan azalmaya enerji tasarrufu denmektedir.

Enerjinin üretimi aşamaları, güç kalitesi ve performansını düşürmeden yeni teknolojiler sayesinde enerji tasarrufunun sağlanmasıdır.

Bu çerçevede enerji verimliliğini tanımladığımızda; enerji ve bilgi teknolojisi altyapısının bir araya gelmesiyle oluşan ve enerjimizi daha verimli iletmek, üretmek ve dağıtmakla sorumlu akıllı şebeke sistemlerinin önemi daha da artmaktadır.

Enerji verimliliği ve enerjinin rasyonel kullanımı başlıkları çerçevesinde AB mevzuatına baktığımızda, AB Üye ülkelerin enerji verimliliği tedbirlerini birbirleri ile uyumlu hale getirmek amacıyla, enerji tüketen ürünlerin eko tasarım ihtiyaçları, kojenerasyon, binaların enerji performansı, yaz saati uygulamaları, enerji etiketlemesi konuları konuları hakkında etkin düzenlemelerin hüküm tesis ettiği görülmektedir.

Bknz: (Directive 2012/27/EU of the European Parliament and of the Council of 25 October 2012 on energy efficiency, amending Directives 2009/125/EC and 2010/30/EU and repealing Directives 2004/8/EC and 2006/32/EC; Directive 2010/30/EU of the European Parliament and of the Council of 19 May 2010 on the indication by labelling and standard product information of the consumption of energy and other resources by energy-related products; Ecodesign Directive 2005/32/ECDirective 2010/31/EU of the European Parliament and of the Council of 19 May 2010 on the energy performance of buildings)

Birlik, ,kombine ısı güç üretimi, enerji verimliliği stratejilerinin teşvik edilmesi, enerji kaynaklarının çevreye zararlı olmayacak şekilde verimli kullanımı, binalarda enerji performansının geliştirilmesi, sanayi kuruluşlarında enerji verimliliğinin geliştirilmesi hususlarındaki düzenlemeleri ile de yukarıda anılan mevzuat çerçevesini genişletmeyi hedeflemektedir.

Enerjinin verimli kullanımı AB’nin enerji alanındaki öncelikli konularından biridir. Enerji verimliliğinin sera gazı salınımlarını azaltmanın en ucuz yolu olmasının yanı sıra sürdürebilirliğe ve arz güvenliğine de katkı sağlaması, enerji verimliliğinin öncelikli konulardan biri olmasının başlıca sebebidir

AB’ye adaylık süreci devam eden Türkiye ise, enerji verimliliği vb. AB Enerji politikalarını uluslar arası arz güvenliği ve global entegrasyon amacı ile dikkatle takip etmektedir. Nitekim,  Türkiye’nin yürütmekte olduğu 35 Temel Başlıktan oluşan AB Katılım Sürecindeki Müzakere Fasıllarından 15 nolu Fasıl Enerji Verimliliği hakkındadır. Enerji Faslı henüz müzakerelere açılmamış olmakla birlikte enerji alanında AB müktesebatına uyum amacıyla ülkemizde, gerek mevzuat, gerekse enerji paydaşlarına sözkonusu mevzuatın uygulanabilirliğini sağlama bakımından birçok etkin düzenleme gerçekleştirilmiştir. Enerji piyasasının rekabete dayalı ve şeffaf bir piyasa anlayışı çerçevesinde yeniden yapılandırılması maksadıyla; aşağıda yer alan hedefler çerçevesinde;

Maliyet, zaman ve miktar yönünden enerjinin tüketiciler için erişilebilir olması,

Serbest piyasa uygulamaları içinde kamu ve özel kesim imkânlarının harekete geçirilmesi,

Dışa bağımlılığın azaltılması,

Enerji alanında ülkemizin bölgesel ve küresel etkinliğinin artırılması

Kaynak, güzergâh ve teknoloji çeşitliliğinin sağlanması,

Yenilenebilir kaynakların azami oranda kullanılmasının sağlanması

Enerji verimliliğinin artırılması

Enerji ve tabii kaynakların üretiminde ve kullanımında çevre üzerindeki olumsuz etkilerin en aza indirilmesi gibi alanlarda yürütülen yasal ve teknik çalışmalarda önemli aşama kaydedilmiştir.

Enerji Bakanlığı’nın 2015-2019         Enerji Strateji Belgesinde görüleceği üzere, AB’ye uyum mevzuatı çerçevesinde enerji verimliliğinin ve tasarrufunun arttırılması yönünde ülkemiz aşağıda yer alan bir dizi mevzuatı hayata geçirmiştir:

 

AB’nin Türkiye hakkında vermiş olduğu 2013 İlerleme Raporu’nda “Enerji verimliliği konusunda, özellikle ilgili AB Direktifleriyle uyum bakımından ilave çabalara ihtiyaç bulunmaktadır” denilmiş olmasına rağmen; ülkemiz, çok kısa sürede uygulamaya konulan belirttiğimiz bir dizi etkin  yasal değişikliklerin yanı sıra, Bakanlık destekleri ile  yürütülen  kampanyalarla  da, enerji  verimliliği ve farkındalığını kısa sürede geliştirecek çok önemli adımlar atmıştır.

Yukarıda değinilen mevzuatlar dışında kampanyalara örnek olarak; Enerji Bakanlığının projesi olan Enerji Verimliliği Kampanyası olarak adı geçen ENVER ve bu kampanyayı yürüten ENVERDER’i sayabiliriz: Enerjinin tüm paydaşlarına enerji verimliliği hususunda farkındalık yaratma amacı güden bu dernek olarak, kamuoyunda etkin faaliyetler yürütmektedir.

Yine İstanbul Sanayi Odası ile İstanbul Ticaret Odasının yürütmekte olduğu ve kamuya açık şekilde düzenlenen ve alanında yetkin uzmanların konuşmacı olduğu bir dizi konferans etkinlikleri yine enerji verimliliği hususunda farkındalığı arttırtma amacı taşımaktadırlar.

2008 yılından itibaren her yılın Ocak ayının ikinci haftasında Enerji Verimliliği Haftası kutlanması da Kanundan kaynaklanan bir düzenleme olup, toplumsal farkındalığın gelişmesi bakımından oldukça önem arz etmektedir.

Ayrıca, elektrikli ev aletlerinin enerji etiketlemesine ilişkin direktiflerin yerel mevzuata uyumlu hale getirilmesi amacıyla, mülga Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından bir dizi bir dizi yönetmelik ve tebliğ Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Halihazırda, AB müktesabatına ilişkin güncel gelişmeleri Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı takip etmektedir.

Enerji verimliliğine değinirken; “ Enerji verimliliği için elektriği tüketildiği yerde üretme” tanımını yani dağıtık üretim tanımını   paylaşmak daha fazla çalışma ve üretim alanımızın içinde olmasını arzu ederiz.

Enerji Verimliliği hakkında ülkemizde mevzuat altyapısı ile de desteklenen en önemli gelişmelerden biri de,  Binaların enerji kullanımlarına göre belgelendirilmesi, binalarda enerjinin daha verimli şekilde kullanımının sağlanması amacıyla mülga Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca hazırlanan ve 15/12/2008 tarihli ve 27075 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olan  Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği ile yasal altyapısı sağlanan Binaların Enerji Performansı hakkındaki düzenlemedir.

Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’nin, Kentsel Dönüşüm projeleri ile binaların yenilenerek gelecek yıllara güvenle uyumlandırılmaya çalışıldığı bir dönemde, akıllı bina, yeşil bina terminolojilerinin müteahhit firmaların konuştuğu bir dönemde, çok daha etkin bir hale gelmiştir.

Özellikle bilinçli ev alıcısı bir tüketici için yeni yapılan projelerde, binaların enerji performansı, standart kullanımına (ısıtma, soğutma, sıcak su ve havalandırma sistemleri, aydınlatma vb.) bağlı olarak tüketilen ya da tüketileceği varsayılan enerji miktarını ifade etmektedir.

Binaların enerji performanslarının hesaplanması, yeni binaların uyması gereken asgari gerekler, binaların enerji sertifikası ile binalardaki kazan ve havalandırma sistemlerinin denetimine ilişkin kurallar başlıca dikkat çeken Bina Enerji Performansı uygulama alanlarıdır.

Akıllı Şehirler, Akıllı Binalar, çevre hakları, şehir planlama, atık yönetimi vb. konularının gerek kamu, gerek yatırımcı, gerekse bireysel tüketici açısından önem arz ettiği bir dönemde, gayrimenkul tüketicisinin aynı zamanda enerji tüketicisi olduğunu ve son yıllardaki mevzuat düzenlemelerinin de , enerji verimliliğini teşvik eden nitelikte olduğunu son olarak vurgulamak isteriz. Binaların toplam enerji tüketimindeki payının %40 gibi bir orana tekabül etmesi bu husustaki hassasiyeti haklı kılmaktadır.